Lütfü Türkkan’ın şehit yakını olan biriyle arasında geçenleri bütün basından dinledik, dinliyor, görüyor ve okuyoruz.
Sebep olan kişi ne kadar ahlaksız, şerefsiz, onursuz, fitneci, yavşak olsa da Lütfü Türkkan hata yaptı.
Insanlık ve kadınlık onurunu ayaklar altına alarak bir kadına küfür etmesi kabul edilebilir bir durum değil.
Bunu 4 elif miktarı kınadığımın bilinmesini isterim.
Keşke MHP 2004’de idam cezasını temelli kaldırmamış olsaydı da bu durumlarda uygulansaydı(!!!)
Madem o adam o meydanda fitne çıkarmaya başladı, ampulcü ve hırsızlık sabıkalı birinin Ankara’da Kılıçdaroglu’na yapmak en doğrusu olurdu bana göre.
Bu da benim yoğurt yiyişim.
Başlıkta “Saz Arkadaşları” ifadesi kullandım.
Bundan kastım, şehit ve şehit yakınlarına saygısızlık eden, hakaretâmiz ifade kullananları kastettim.
Lütfü Türkkan olayında haklı olarak tepki verenler, şehitlere;
“Kelle” denildiğinde,
Şehit bacısına,
“Kardeşin de askerlik mesleğini seçmeseydi” diye azarlandığında,
Şehit yakını yürek yangınıyla verdiği tepkiler yüzünden mahkemeye verilip, mahkum edildiğinde,
Şehit babasına “karaktersiz” denildiğinde,
Şehit yakınları gözaltına alınıp, tutuklandığında,
Şehit tabutu başında gevrek gevrek gülerek siyasi nutuk atıldığında,
Şehit yakını asker, kitabına uydurulup, ilk fırsatta işten atıldığında ne yapıyordunuz?
Saçınızı taramakla mı meşguldünüz?
Veya bugün, haklı olarak, bülbül olan diliniz, yukarıda bazılarını saydıklarım vuku bulurken nerenizde saklı idi?
Yoksa sizin için makbul olan şehit yakını size oy veren şehit yakını mı?
Ya da,
“Ben şehit yakınının benden taraf olanını severim!..” mi diyorsunuz?
Sahi siz ne ayaksınız arkadaş?
40 ayak mı?
Kadiroğlu Gazi
EKONOMİ
5 saat önceSAĞLIK
5 saat önceGÜNDEM
5 saat önceGÜNDEM
5 saat önceGÜNDEM
13 saat önceGÜNDEM
1 gün önceGENEL
5 gün önce